Çocuğum kurallara uymuyor, artık bizim evde kural yok.”
“Okuldaki bütün kurallara uyuyor ama evde hiçbir şey yaptıramıyorum.”
“Babalarından bile çekinmiyorlar. Biz böyle miydik babamız bir söyleyince hemen yapardık” vb. Bu cümleler size tanıdık geliyor mu?
Modern toplumdaki değişimler aile yapılanmasındaki değişimi de beraberinde getirdi. Ebeveynler çocuklarının bir birey olarak özgürce gelişebilmesi için birçok alanda özgürlük sağladılar. Bu özgürlükler ebeveynin çocuğu ile kurduğu ilişkide sınır çatışmalarını da beraberinde getirdi. Şu anda ebeveynler en çok şu soruyu soruyor “biz nerde yanlış yaptık bir dediğini iki etmedik, her istediğini aldık.”
Çocuk, aile ve toplum içerisinde şekillenen bir canlıdır. Çocuğun kimlik ve kişiliğinin gelişmesinde ailenin çocuk yetiştirme tutumları çok önemlidir. Bu noktada ailenin uygun kurallar belirlemesi gerekir. Ailelerin kafasını karıştıran en önemli soru acaba uygun kurallar neler, nasıl kural koyulur sorularının cevabıdır.
Kurallar toplumda huzur ve güven ortamını sağlama amaçlı olarak vardır. Bu toplumda yaşayan insanların bir arada yaşamalarını kolaylaştırmak anlamına gelir. Hiç kural olamayan bir toplumda yaşamak hiç de kolay olmazdı. Mesela; bir düşünelim ki trafik kurallarının olmadığını düşünelim acaba ne olurdu? Çok büyük bir karışıklık ve tehlike ile karşı karşıya kalırdık herhalde.
Çocuğun kimliğini ve kişiliğini kazandığı aile içinde kuralların olması ailede düzenin ve sağlıklı iletişimin olmasını sağlar. Trafik kurallarının trafikte bizim can güvenliğimizi sağladığı gibi ev içinde konulan kurallarda çocuğun kendini güvende hissetmesini sağlar. Sınırlar, çocukların kendilerini ve dünyalarını anlamalarına yardımcı olur ve onlara önemli bir keşif ve öğrenme ortamı sağlar. Ayrıca çocuğun kişiliğinin oluşmasını ve sorumluluk sahibi olmasını sağlar.
Evde kural olmadığı takdirde çocuk ne yapacağını ve nasıl hareket edeceğini bilmeyeceğinden yanlışlar yapar. Kural denilince birçok ailenin aklına ceza gelmektedir. Bunu yapamazsın. Hayır. Olmaz. Kural koymak güvenlik ve çocuğu yönlendirmek anlamına gelir. Kural koyarak ebeveyn çocuğunu disipline eder ve bu süreçte öğrenme ve öğretme önemli yer edinir. Kurallar; çocuğun ve ailenin yapısına göre düşünülerek uygulandığında daha kalıcı ve verimli sonuçlar alınabilir. Kurallar belirlenirken çocuğun yaşı, kişilik yapısı ve özel durumu dikkate alınılmadır.
Çocuğa kuralların ne olduğu ve neden uygulandığı anlatılmalıdır. Küçük yaştaki çocuklar anne-babalarının söylediklerini sorgulamadan yapsalar bile kurallara niçin uyması gerektiği anlatılması çocuğun muhakeme yeteneğinin gelişmesine katkı sağlayacaktır.
Çocuğa konulacak kurallar önceden belirlenmiş, açık, net ve ihlal edildiğinde önceden belirlenmiş bedelleri olan şeyler olmalıdır.
Kurallar belirlenirken çocuğun fikrinin alınması çocuğun kuralı benimsemesi ve uymasını kolaylaştıracaktır.
Bazen çocuğa kuralı takip etme sorumluğu verilebilir. O zaman daha uyumlu olabilir.
Ayrıca çocuk kurallara uyduğunda çocuğu destekler ve takdir ettiğinizde bu davranışı daha kolay pekişecektir. Bazen bu pekiştireç sizin güzel bir sözünüz bazen küçük bir hediye bazen bir çıkartma bile olur. Burada dikkat edilmesi gereken nokta bu pekiştireçlerin önceden çocuğa rüşvet şeklinde teklif edilmemesidir.
Ebeveynler kuralları uygularken tutarlı olmalıdır. Biri diğerinin kuralını bozuyorsa kurallar yerleşmez. Kurallar iyi takip edilmelidir. Eğer belli bir müddet sonra kural takip edilmezse çocuk kuralı uygulamada keyfi davranabilir. Kurallar keyfi olarak değiştirilmemelidir. Önceden çocuğa söylenmeden keyfi olarak değiştirilen kurallar çocukta öfke, karşı koyma davranışlarına sebep olur.
Sonuç olarak kurallar ebeveyn çocuk ilişkisinin sağlıklı gelişmesini sağlayan bir sistemdir. Şu unutulmamalıdır ki çocuk için öngörülen davranış herkes içindir. Çocuklarda istenen davranış değişimi ancak kendi kişiliklerini bu hedefe uygun şekilde değiştirebilen ebeveynlerle mümkün olur.